EGM Pomem

EGM Pomem

Atatürk Ün "Yurtta Sulh, Cihanda Sulh" Sözünden Ne Anlıyorsunuz?


Atatürkçülük ilkelerini; "Temel İlkeler" ve "Bütünleyici İlkeler" olmak üzere iki grupta değerlendirmekteyiz. "Temel İlkeler"; Cumhuriyetçilik, Milliyetçilik, Halkçılık, Devletçilik, Lâiklik ve İnkılâpçılıktır. "Bütünleyici İlkeler" ise; millî egemenlik, millî bağımsızlık, millî birlik ve beraberlik, "yurtta sulh, cihanda sulh", çağdaşlaşma, bilimsellik ve akılcılık, insan ve insanlık sevgisidir. Yurtta sulh, cihanda sulh için çalışıyoruz. (1931) 
Türkiye Cumhuriyeti’nin en esaslı prensiplerinden biri olan yurtta sulh, cihanda sulh gayesi, insaniyetin ve medeniyetin refah ve terakisinde en esaslı amil olsa gerekir. (1919) Sulh milletleri refah ve saadete eriştiren en iyi yoldur. (1938) 



İntifada Ne Demektir?

Türkçe’ de “Ayaklanma” anlamına gelen ve Arapça bir kelime olan İntifada, Filistin’de iki kez yaşandı. Birinci İntifada (ayaklanma) veya Birinci Filistinli İntifada, İsrail in, Aralık 1987 den 1993 Oslo Anlaşmasının imzalanmasına kadar süren, Filistin topraklarını ele geçirmesine karşı, Filistinlilerin ayaklanmasıdır.


Atatürk Ün İnkılâplarının Genel Felsefesini Açıklayınız

Atatürk'ün prensiplerini dikkatli incelediğimiz zaman şu da görülecektir: Ulusal varlığı tehlikeye düşmüş bir toplum, aldatıcı ve uyuşturucu politikalarla, izmlerle yahut dış güçlere dayanarak değil, ulusal benliğimizden çıkan ve ulusun kendi egemenliğine dayanan düşüncelerle kurtarılabilir. Bilindiği üzere, 20. yüzyılın başında dünyada imparatorluklar çağı sona ermiş, ulusal devletler çağı başlamıştır. Ulusal devlet, meşruiyetini tek kişinin otoritesinden değil, ulusun kendisinden alan bir siyasî birliktir. Atatürk'ün kurmuş olduğu devletimizin temeli de ulustur. BüyükNutku'nda, kendisini ömrü boyunca "Millî hâkimiyetinen sadık bir kulu " (Nutuk) kabul eden büyük Önder'e göre "Hâkimiyet hiçbir mânâ,hiçbirşekilvehiçbir renkte ve rehberlikte paylaşma kabul etmez! Unvanı ne olursa olsun, hiç kimse, bu milletin mukadderatına ortak çıkamaz." Onun içindir ki, büyük felâketler ve fedakârlıklar pahasına kurtarılmış hürbir vatanda kurulacak devletin şekli Türk'ün karakterine uygun demokratik bir cumhuriyet olacaktır. Atatürk'ün "tabiî ve kaçınılmaz bir tarihî akış" dediği vakıa, sonunda saltanat ve hilâfetin de kaldırılarak, tam bağımsız "Türkiye Cumhuriyeti"nin kurulmasıdır. Türkiye Cumhuriyeti demek, Türk devletinin ve ulusunun, mukadderatında yalnız kendi iradesinin hâkim olması demektir. Atatürk, bizden bu fikrinin devamını ve dolayısıyla cumhuriyetin korunmasını isteyen pek çok mesajlar vermiştir. Yine Atatürk'e göre, cumhuriyetin temel kurumu, ulusal iradenin tecelli ettiği yer olan Türkiye Büyük Millet Meclisi'dir. Atatürk'ün yakınında bulunan Falih Rıfkı Atay, Cumhuriyetimizin banisini tanıtırken şu veciz sözü söyler: "Meclissiz yaşamayı aklı almayan bir yirminci asır lideri!" 



Kamulaştırma Nedir?

Kamulaştırma işi, devletleştirme, istimlâk, kamu yararı gözetilerek şahısa ait taşınmazların belli bir proje amacına göre yol, okul, hastane ve bunun gibi kamunun ortak kullanımı ihtiyacına hizmet verme amacıyla ilgili kanun hükümlerinin uygulanması işlemidir.


İnsan Hakları Sizin İçin Ne Anlam İfade Ediyor?

"Her fert istediğini düşünmek, istediğine inanmak, kendine mahsus siyasi bir fikre sahip olmak, seçtiği bir dinin icaplarını yapmak veya yapmamak hak ve hürriyetine sahiptir. Kimsenin fikrine ve vicdanına hakim olunamaz." Mustafa Kemal ATATÜRK "Eşitlerinin kanuni bir hükmü ya da bir memleket kanunu olmadan hiçbir hür kişi tevkif, yada hapis edilemeyecek, haklarından ve mallarından mahrum bırakılamayacak, kanun dışı edilemeyecek, sürülemeyecek, herhangi başka bir şekilde kötü muameleye maruz bırakılamayacaktır. Hiç bir hür kişiye zor kullanamayacağız ve başkalarının zor kullanmasını istemeyeceğiz". MAGNA CARTA LİBERTATUM, 1215 YILI İnsan hakları yeryüzünün en barışçıl silahıdır; bizi korur. Kurallar gibidir; nasıl davranacağınızı bize söyler. Yargıçlar gibidir; ona başvurabiliriz. 
Duygular gibi soyuttur ama duygular gibi herkese aittir. Ve her ne olursa olsun hep vardır. Tıpkı doğa gibidir; ortadan kaldırılamaz. Tıpkı ruh gibidir; yok edilemez.



Talu Hükümeti Nedir?

36. Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti veya Naim Talu Hükümeti, Naim Talu nun başkanlığında, 15 Nisan 1973 tarihinde kuruldu. Partiler üstü olarak kurulan hükümet, 26 Ocak 1974 tarihine kadar görev yaptı.


İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi Denince Ne Anlıyorsunuz?

İNSAN HAKLARI EVRENSEL BEYANNAMESİ 10 Aralık 1948 Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nun 10 Aralık 1948 tarih ve 217 A (III) sayılı kararı ile benimsenmiş ve ilan edilmiştir. Resmi Gazete: 27 Mayıs 1949-7217 BAŞLANGIÇ İnsanlık ailesinin tüm üyelerinin niteliğinde bulunan onurunu ve eşit ve ayrılmaz haklarını tanımanın dünyada özgürlük, adalet ve barışın temeli olduğunu, İnsanın zorbalık ve baskıya karşı son bir yol olarak ayaklanmaya başvurmak zorunda bırakılmaması için İnsan haklarının hukuk düzeniyle korunması gerektiğini, Uluslar arasında dostça ilişkileri geliştirmeyi özendirmenin temeli olduğunu, Birleşmiş Milletler halklarının Birleşmiş Milletler Antlaşmasında te-mel insan haklarına, insan kişiliğinin onur ve değerine, erkeklerle kadınların hak eşitliğine olan inancını yeniden belirttiğini ve daha geniş bir özgürlük içinde toplumsal gelişme ve daha iyi bir yaşam düzeyi sağlamaya karar vermiş olduğunu, Üye Devletlerin Birleşmiş Milletlerle işbirliği içinde, insan haklarının ve temel özgürlüklerin evrensel olarak saygı görüp gözetilmesini sağlamayı yükümlendiklerini, Bu hak ve özgürlükler konusunda ortak bir anlayış oluşturmanın bu yükümlülüğün tam olarak gerçekleşmesi için büyük önem taşıdığını gözönüne alarak, Ayrıca ister bağımsız olsun, ister vesayet altında ya da kendi kendini yönetmeyen bir ülke olsun, ister başka bir egemenlik sınırlaması altında bulunsun, bir kimsenin uyruğunda bulunduğu ülke ya da alanın siyasal, hukuksal ya da uluslararası statüsüne dayanarak hiçbir ayrım gözetilemez. 



Otorite Nedir?

Otorite veya yetke, herhangi bir konuda bir şeyin yeterliliğine herkesi inandırarak bir kişinin kendine sağladığı itaat ve güven; hâkimiyet ve emretme kudreti; yaptırım koyma ve kullanma gücüdür.


Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi Denince Aklınıza Neler Geliyor?

Türkiye vatandaşlarını mahkum ederken, AİH Mahkemesi de, Türkiye'yi mahkum etmeye devam ediyor. Davaların %95 i Türkiye kaybediyor. Biten 300 civarındaki davanın dışında karar verilmeyi bekleyen 4500 civarındaki dava düşünüldüğünde; Türkiye'nin içine düşeceği tazminat yükünün yanında 
uluslar arası ortamda içine düşeceği, insan hakları ve hukuk tablosu hepimizi üzecektir. AİH Sözleşmesinden kaynaklanan sorunu hemen gündeme almalı, yapılacakları ciddi olarak tespit edip cesaretle uygulamamız şarttır. Neler yapılabilir ? Adalet Bakanı sn. Çiçek'in belirttiği gibi, zaman kaybetmenin, ikircikli olmanın anlamı yoktur. Öncelikle AİHM bulunan dosyalardan asker üyesi bulunan DGM kaynaklı 2000 yılından önceki davaların tamamında, Türkiye başvurucularla "dostane anlaşma" yoluna gitmelidir. Çünkü, AİHM asker üyeli DGM'leri sözleşmenin 6 maddesine aykırı bulmuştur. Dolayısıyla bu tip başvurularda Türkiye mutlaka kaybedecektir. Ayrıca diğer üç bin adet başvuru hakkında, AİH Mahkemesinin eğilimi diğer benzeri davalardan tespit edilerek, sözleşme ihlali varsa 'dostane anlaşma' yolu tercih edilmelidir. Dostane anlaşma yoluyla, Türkiye hem vatandaşlarıyla dostça barışmış olacak hem de daha az tazminat ödemiş olacaktır. Hem de AİHM huzurunda bulunan davaları ortadan kaldırmış olacaktır



Suç Nedir?

Suç, yanlış ya da zararlı olduğu için yasaklanan ve bazı durumlarda cezalandırılan davranış. Hukuki anlamda suç, bir toplumdaki hukuki kurumlar tarafından ceza veya güvenlik tedbiri yaptırımına bağlanmış fiildir.